Dünya nüfusunun %50'den fazlası aşırı kilolu veya obez olarak sınıflandırılmıştır. Bu ciddi oran göz önüne alındığında obezite, tip 2 diyabet, kardiyovasküler hastalıklar ve kanser dahil ilişkili komorbiditelerinin artan riskiyle mücadele etmek için terapötik araçların tanımlanmasına büyük ihtiyaç vardır. Obezite ve tip 2 diyabet oranları salgın düzeylere ulaştıkça, obezite ile mücadele için yeni tedavilerin geliştirilmesi giderek daha önemli hale gelmektedir. Kahverengi yağ dokusu (BAT), obezite ve tip 2 diyabet gibi metabolik bozukluklarla mücadelede potansiyel bir hedef olarak görülmektedir. Aktif kahverengi yağ dokusu, yeni doğan bebeklerde normal vücut ısısının korunmasına yardımcı olmaktadır. Yaş ilerledikçe bu dokunun azaldığı ve kişi yetişkinliğe ulaştığında tamamen kaybolduğu düşünülmektedir. BAT veya bej/kahverengi adiposit transplantasyonu yoluyla BAT kütlesinin artırılması, metabolik sağlığı iyileştirmek için önemli bir terapötik araçtır. BAT'ın tipine (embriyonik veya yetişkin) veya transplantasyonun konumuna (iç organ veya deri altı boşluk) bakılmaksızın BAT transplantasyonu, alıcı farelerde sürekli olarak glikoz toleransında ciddi iyileşmeler ve adipozitede azalma ile sonuçlanmıştır. BAT transplantasyonunun insülin direnci, glikoz intoleransı ve hiperlipidemiyle ilişkili metabolik düzensizlikleri ortadan kaldırdığına dair çalışmalar mevcuttur. BAT’ın, tüm vücut metabolizmasını düzenleme potansiyeline sahip benzersiz bir doku olduğu düşünülmektedir. Çalışmalar, adipositlerin ya da yağ dokusunun implantasyonu ile BAT kütlesini doğrudan artırmak için terapötik bir yaklaşımı test etmiştir. Bu yaklaşımın rejeneratif tıpta ve metabolik bozukluklarla mücadelede önemli bir geleceği olacağı düşünülmektedir. Bu derlemede, obezitede BAT transplantasyonu ve BAT transplantasyonunun açıklanan metabolik sonuçları incelenmiştir.
Anahtar Kelimeler: Adipoz Doku, Kahverengi Yağ Dokusu Transplantasyonu, Obezite
|
