Besinlere karşı gösterilen olumsuz reaksiyonlar (ARF), rahatsız edici semptomlara neden olabilecek ve sağlığı olumsuz etkileyebilecek besin alerjilerini ve besin intoleranslarını kapsar. Besin intoleransları, klinik semptomlarla sonuçlanan ancak bir bağışıklık sistemi reaksiyonundan kaynaklanmayan ARF'lerdir. Besin intoleransı veya alerjik olmayan besin duyarlılığı, immün sistemi kapsamayan ve besinlere karşı ters etki yaratan bir durum olarak tanımlanmaktadır. Dünya genelinde yaygın görülen bir durumdur ve genel popülasyonun yüzde 15-20’sini etkilediği bildirilmektedir. Histamin, çok önemli fonksiyonları olan endojen olarak üretilen biyojenik bir amindir. Alerjik reaksiyonda veya fiziksel savunma reaksiyonunda ilk inflamatuvar aracı olarak salınır. Histamin intoleransı ise bir çeşit farmakolojik besin intoleransı çeşididir. Genellikle diamin oksidaz (DAO) enzimi eksikliği ya da yüksek histamin içeren besinlerin tüketimi sonucunda görülmektedir. Bu besinler; çilek, yumurta akı, kabuklu deniz ürünleri, peynirler, fermente gıdalar (lahana turşusu, yoğurt, kefir vb.), işlenmiş etler (sosis, salam vb.) konserve ve füme balık, kırmızı fasulye, soya fasulyesi, narenciye, avokado, patlıcan, zeytin, domates, çikolata, kakao, çay, maya, alkol, birçok baharat, gıda katkı maddeleri, koruyucular ve alkollü içeceklerdir (şampanya, kırmızı şarap vb.). Histamin, ölümcül sonuçlara yol açabileceğinden, özellikle balık ve balıkçılık ürünlerinde Avrupa Komisyonu tarafından belirlenen düzenleyici limitlere sahip tek biyojenik amindir. Bununla birlikte, fermente gıdalardaki histamin, salgınlarda ve sporadik zehirlenme vakalarında rol oynayabilir. Histamin intoleransının histamin azaltılmış diyetle, DAO enzimi takviyesiyle ya da anti-histaminiklerle tedavisi mümkündür.
Anahtar Kelimeler: Alerji, intolerans, histamin, diamin oksidaz
|
