Obezite, vücuda besinler ile alýnan enerjinin, harcanan enerjiden fazla olmasýna baðlý olarak geliþen ve fazla enerjinin yað olarak depolanmasý sonucu ortaya çýkan, kronik bir hastalýktýr. Obezite önceleri yüksek gelirli ülkeler ile iliþkilendirilmiþ bir hastalýk iken bugün Dünya Saðlýk Örgütü tarafýndan küresel bir pandemi nedeni olarak tanýmlanmaktadýr. Obezitenin multifaktöriyel bir etiyolojiye sahip olmasýna karþýn, son yýllarda yapýlan araþtýrmalarda bazý enfeksiyöz ajanlarýn bu patofizyolojide rol oynayabileceði ileri sürülmüþ ve enfektoobezite kavramý ortaya çýkmýþtýr. Bu kavrama dayalý yapýlan araþtýrmalarda obezitenin geliþiminde adipoz dokuda deðiþmiþ immün yanýt ve enflamasyonun olduðu ve bunun temelinde adipoz doku ile immün sistem arasýnda iliþki olduðu bildirilmiþtir. Enfeksiyon etkenlerinden özellikle Adenovirusa ait bazý serotiplerin obezite geliþiminde rol oynadýðý iddia edilmektedir.
Yapýlan hayvan deneyleri ve in-vitro çalýþmalarda Adenovirus-36(Adv-36)’nýn pre adipositleri enfekte edererek, Adv-36’ya ait E4orf1 geni ile pre-adipositlerin adipositlere farklýlaþmasýna katkýda bulunarak, çeþitli mekanizmalarý tetiklediði ve adipositlerde lipit birikmesi sonucunda adipoz dokuda hiperplazi ve hipertrofi geliþmesine sebep olduðu ileri sürülmektedir. Bu nedenle obezitenin geliþiminde ve devamlýlýðýnda adipoz dokudaki kronik enflamatuvar sürecin rol oynadýðý düþünülmektedir.Her ne kadar yapýlan çalýþmalarda Adv-36’nýn obezite geliþiminde rolü olduðu öne sürülse de Adv 36’nýn da insan obezitesi ile olan iliþkisinin netleþtirilebilmesi için çok sayýda geniþ serili, olgu-kontrol temelli, moleküler yöntemler ile desteklenmiþ, prospektif kohort çalýþmalarýna gereksinim duyulmaktadýr.
Anahtar Kelimeler: Obezite, Adv-36, Enfektoobezite
|
